Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektör Yardımcısı Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Profesör Doktor Kemalettin Aydın, 65 yaş üstü vatandaşların uzun süre evde hareketsiz kalmasının riske neden olduğunu belirtti.
Medyaradar’dan Figen Balcı’ya konuşan Prof. Dr. Aydın 65 yaş üstü vatandaşların sokağa çıkma yasağı hakkında şu açıklamaları yaptı.
‘‘Bu haftanın bir günü sokağa çıkmaları sürecinden önce bütün ekranlarda dolana dolan ben bu yaş grubunun sokak haklarının olması gerektiğini iddia ederek konuşan birisiydim. Çünkü artık bu aşamada, kas eklem ve diğer düzenlenmiş hastalıklarının bozulma aşamasına geldik. Bu insanların sokağa çıkmaları gerekiyor. Bu yaş grubu dışarı çıkarken onları enfekte edecek diğer insanlar bedel ödesinler, fedakârlık etsinler, sokağa çıkmasınlar. Şunu dipnot olarak belirtelim; Bu sokağa çıkma yasağı kapsamındakiler sanki başkalarını koruyormuş gibi bir algı var, oysa sokağa çıkma yasağı ile biz yüksek risk altında bulunan 65 yaş ve üzeri vatandaşlarımızı korumaya çalışıyoruz.
Ben şimdi şu noktadayım; hatta önümdeki hafta Bakanlar Kurulundan çıkmasını da çok arzu ediyorum;
65 yaş üstünde olup herhangi kronik hastalığı olmayanların sokağa çıkabilmesini öneriyorum. Yani 65 yaş üzerinde ve herhangi bir kronik hastalığı yoksa illa esnaf olması vs gerekmiyor bunlar sokağa çıkabilmeli. Bunu sağlayamıyor isek gelecek hafta bence şu olmalı şehirler belli mekânları bu 65 yaş üstüne ayırabilir.
KAMUSAL ENGELLEME ARTIK ANLAMLI DEĞİL
Figen Hanım bir de ben şöyle bakanlardan birisiyim baştan beri de ; 65 yaş üstünde 3 ay geçti, tüm Türkiye 3 aydır bu konuyu konuşuyor. O insana diyorsunuz ki “sende kalp, şeker, tansiyon var yaşın da şöyle, dışarı çıkarsan virüsü alırsın, alırsan ölüm tehliken var”. Bu aşamadan sonra çıkmasını kamusal engellemenin bir anlamı olmadığını düşünüyorum.
Yani zabıta koyup tuz, şeker, vücuda sağlıklı maddeler alması gibi obezite gibi pek çok sağlık sorununu nasıl tek, tek kontrolle engellemek mümkün değilse, bir çok insan var obez olduğu için, şeker hastalığına dikkat etmediği için devlete yük olan pek çok insan var bunu yönetemiyorsun. Bunda da bence böyle denebilir.
Bence demeli gelecek hafta. Salgının başında kısıtlarken çok doğruydu şunun için; o günün şartlarındaki sağlık alt yapısı yüksek riske sahipler ve yüzde 50 oranında kayba kadar çıkabilen bir yaş grubu ve hastalık grubu. Sağlık alt yapısı sistemi yönetemeyip bütün sistemi çökertebilirdi. Ben bunu başta milli güvenlik meselesi olarak tanımladım bu konuyu. Ama bugün artık yönetiliyor, Hastanede yoğun bakıma yatan 600 vaka var, 30 bin de en az bunları yapabilecek yoğun bakım yatağı olduğunu söylüyorsun vatandaşa da izah ediyorsun artık
EVDE KALMAK DA RİSK
İngiltere şunu gördü; bu süreçte diğer kronik hastalıkları covid dışı nedenlerden semptomlar bulgular, ölümler yüzde 30’lara yakın oranda yükselmiş. Yani evde kalmak nedeniyle hastaneye gidememek, ilacını düzenli alamamak, fiziksel aktivitesini yapamamak, psiko-sosyal durumunun çökmesine bağlı hastalığının alevlenmesi bunlar evde kalan 65 yaş üstü hastalar için risk yaratıyor.
Biz bu 8 günlük serbestliğin ardından Pazartesi, Salı günü gelen rakamlara bakacağız eğer 1500-2000 vaka gelirse kısıtlamalar devam eder. Ama 1000-800- 1100 arasında gelirse o zaman bana göre tüm kısıtlamalar kaldırılmalı.
Vatandaşlar öz kontrolleri ile yaşamını sürdürmeli.”