Akdeniz diyeti; kurallı bir diyet planı yerine yemek yemeyi temel alan bir beslenme planıdır. Akdeniz’e komşu ülkelerin geleneksel pişirme ve yemek yeme alışkanlıklarına dayanan bir beslenme şeklidir.
1993 yılında Harvard Halk Sağlığı ve Dünya Sağlık Örgütü’nün işbirliği ile Akdeniz Diyeti Piramidi oluşturulmuştur. Daha sonra ki yıllarda da Akdeniz diyetinin popülerliği giderek artmıştır. Piramidin üst katmanın da sebze, meyve, zeytinyağı ve tahıl grubu; bir üst katmanda deniz ürünleri; onun üst katmanında süt ürünleri, yumurta, tavuk eti; en üst katmanda ise kırmızı et ve tatlılar bulunmaktadır. Günlük 45 dakikayı bulan tempolu yürüyüş hem kalp sağlığınızı koruyacak, hem de ritim bozukluğu gelişme riskini azaltacaktır.
Akdeniz diyeti yapılırken sabahları kahvaltıda omlet, zeytin, ekmek gibi bir kahvaltı ya da yoğurt, yulaf ve meyve üçlüsünden oluşan bir kahvaltı tercih edebilirsiniz. Öğle yemeklerinde tam buğday unlu, çavdarlı ya da tahıllı ekmeğin içerisine yapılmış peynirli sandviç ya da balıklı bir salata tüketebiliyorsunuz. Bunların dışında akşam yemeklerinizde yine bakliyat, balık, salata üçlüsünü tercih edebilirsiniz. Ara öğün yapmak istediğiniz durumlarda ise meyve ve tuzsuz kuru yemişlerden faydalanabilirsiniz. Günlük bolca su içmeyi de ihmal etmeyin.
Akdeniz diyetinde işlenmiş etler (salam, sucuk, sosis vb), yüksek şekerli meyveler ve tatlılar, tuzlu kuruyemişler, gazlı ve şekerli içecekler (özellikle meyve suları), şekerli ve yağlı hamur işleri yenmiyor. Bunların dışında az miktarda kırmızı et, yumurta, tavuk gibi besinlerin tüketilmesi öneriliyor. Beyaz ekmek gibi tahıl değeri düşük yiyecekleri de bu diyet hayatımızdan çıkarıyor.
alpte ritim bozukluğu; dakikada 60-100 arasında düzenli bir şekilde çalışan bir kalbin, bu düzenin bozulması sonucu ritim bozukluğu yaşar. Kalp Ritim Bozukluğu, kalp atımlarının düzensiz hale gelmesinden kaynaklanır. Bu ritim bozukluğu meydana gelirken kalp çok hızlı (taşikardi), çok yavaş (bradikardi) veya düzensiz bir şekilde atabilir. Ritim bozukluğunun çoğu zararsız olsa da, bazıları hayati tehlikeye sebep olacak kadar ciddi olabilir. Örneğin, ritim bozukluğu sırasında kalp vücuda yeterince kan gönderemez ve bu durum kişide nefes darlığı, bayılma, baygınlık hatta ani ölüme sebep olabilir.
Araştırmalar haftada az seviye yapılan egzersizin bile kalp ritim bozukluğunu hafifletebileceğini göstermiştir. Hafif egzersizlerle başlanmalı yavaş yavaş artırılmalıdır. Eğer kalp piliniz varsa ne kadar süre spor yapabileceğinizi sağlık uzmanınızla görüşmelisiniz.