Avrupa ve Uluslararası Obezite Kongresi’ne katılan ünlü İngiliz profesör Nick Finer, Milliyet aracılığıyla uyarıda bulundu.
Finer, “Şu anda hem Kovid-19 hem de obezite salgını yaşanıyor.Koronavirüs obez bireylerde daha ölümcül sonuçlar yaratıyor. Türkiye’de de tehlike çanları çalıyor” dedi.
Avrupa ve Uluslararası Obezite Kongresi’nde dünyada gittikçe büyüyen ve salgın haline dönen obezite tüm yönleriyle ele alındı. 1 – 4 Eylül arasında Novo Nordisk’in sponsorluğunda online olarak yapılan kongrede, obezite ve Kovid-19 arasındaki bağlantıya da dikkat çekilirken, aşırı kilolu ve obez bireylerde Kovid-19’un daha ölümcül sonuçlar verdiğinin altı çizildi. Kongreye katılan ve obezite konusunda yaptığı çalışmalarla bilim dünyasında tanınan isimlerden biri olan University College London Kardiyovaküler Bilim Enstitüsü’nden Prof. Dr. Nick Finer, Milliyet’e özel açıklamalarda bulundu.
‘İkinci büyük risk’
Dünya genelinde 600 milyonu aşkın fazla kilolu ve obez bireyin yaşadığını, bazı ülkelerde obezite ve fazla kilo görülme sıklığının yüzde 50’nin üzerine çıktığını söyleyen Prof. Dr. Finer, “Obezite şu anda artışta. Aslında şu anda iki pandemiyi birlikte yaşıyoruz. Hem obezite hem de Kovid-19. Ve kanıtlar şunu gösteriyor ki aşırı kilolu ve obez bireylerde Kovid-19’un ciddi komplikasyonlarının riski çok çok artıyor. Bu kişilerde yoğun bakıma yatma, ventilatörü bağlanma ve ölüm gibi ciddi riskler çok daha yüksek” dedi.
‘Karantinada arttı’
Karantina döneminde yasaklarla birlikte obezitenin arttığını, insanların diyet ve egzersiz programlarını takip etmelerinin zorlaştığının altını çizen Prof. Dr. Finer sözlerini şöyle sürdürdü: “Baktığımızda, obezite hiç olmasaydı Kovid-19 nedeniyle ağır hasta olan insanların sayısı daha az olacaktı. Bu bir gerçek. Tabii ki obezite tek faktör değil ama bu virüse bağlı komplikasyonların şiddetine bakacak olursak, yalnızca 70 yaş ve üstünde olmak, obeziteden daha güçlü faktör olarak görülüyor. Diyabet, tansiyon veya akciğer hastalıkları daha sonra geliyor.”
‘Çocuklar ve gençlerde artış çok fazla’
Türkiye’de olduğu gibi tüm dünyada gençler ve çocuklar arasında obezitenin arttığının altını çizen Prof. Dr. Finer, “Çocukluk çağı obezitesinde uyku bozukluğu çok büyük rol oynuyor. Çocuklar artık televizyonu daha çok izliyor, bilgisayar oyunlarını daha fazla oynuyor. Uyku bozuklukları yaşıyorlar. Çocukları bu toksit ortamdan korumak için hem ailelerin hem toplumun hem de hükümetlerin daha fazla çaba göstermesi gerekiyor. Kongrede çocukları korumak için neler yapılması gerektiğini ele aldık. Ama bu konularda maalesef kolay bir cevap yok” diye konuştu.
‘Ciddiye alınmalı’
Obezitenin ciddiye alınması gereken bir sağlık sorunu olduğunu vurgulayan Finer, “Ama çoğu sağlık sisteminde obeziteye öncelik verilmiyor. Oysa obeziteyi hastalık olarak kabul etmek ve tedavisini buna göre yapmak lazım.Daha etkili tedavilerin geliştirilmesi ve bu tedavilere daha kolay erişimin sağlanması gerekiyor. Bunun için de hükümetlerin ve toplumların bir araya gelerek harekete geçmeleri çok önemli. Obeziteye neyin sebep olduğunu ortaya çıkarmaya çalışıyoruz. Mesela genetik özellikler ya da insülin direncinin ne tipte sonuçlara yol açtığı ya da etkileri ele alınıyor” dedi.
Türkiye alarmı
Prof. Dr. Finer, Türkiye’yi de obezite konusunda uyararak şunları söyledi: “Türkiye’de de obezitenin arttığını görüyoruz. Ben 40 yıldır sürekli Türkiye’ye gidip geliyorum ve ortamın çok değiştiğini görüyorum. Artık çok fazla fast food lokanta var, insanlar eskisi gibi yürümüyor. Avrupa ve Amerika’nın en kötü yanlarını benimsiyorsunuz.”